Hâlbuki olay, bir insanın yürürken neden birden en rahatsız bir tavırla donup kaldığını ya da beşinci kattan aşağıya atladığını anlatmaktır.
İnsan bu resimlere baktığında heyecan verici bir umuda kapılıyor: Yoksa açıklanamaz olan burada birden açıklanacak mı?
Yoksa aramızda sanatın hiç kimseye hiçbir şey öğretemeyeceği düşüncesini paylaşmayanlar mı var? İnsanoğlu, dört bin yıldır hiçbir şey öğrenemediğini yeterince göstermedi mi?
Güzel, gerçeğin peşinde koşmayanlardan kendini gizler.
Şair, bir çocuğun hayal gücüne ve ruhsal yapısına sahip bir insandır. Hangi dünya görüşünü savunursa savunsun, dünyadan edindiği izlenim dolaysızdır; yani, sanatçı dünyayı “tanımlamaz” , dünya onundur.
Modern sanatın seçtiği yol yanlıştır, çünkü hayatın anlamını arama adına salt kendini onaylama peşinde koşmaktadır. Bu yüzden bu yaratıcı uğraş, kendi bireyci eylemlerinin bir kerelik değerini haklı göstermeye çalışan egzantrik kişilerin garip bir çabasına dönüşmüştür. Ne var ki, bireyin kendini sanatta kanıtlaması imkânsızdır, çünkü sanat daha farklı, genel ve yüksek bir düşünceye hizmet eder. Sanatçı, […]